Robinho - Terry Takası ?!

Porsmouth karşısında kötü bir performans sergiliyen Robinho M.Hughes tarafından oyundan alınmıştı.

Manchester City teknik patronu ve yönetimi sene sonunda Robinho ile yollarını ayırmayı düşünüyor.Abu Dhabi eylül başında Manchester City'i yönetmeye başlayınca ilk olarak onu Real Madrid'den £32.5m karşılında almışlardı ki bu Britanya'nın en pahalı futbolcusu demekti.Robinho bekleneni veremedi haftada £160.000 kazanan Brezilyalı futbolcu saha dışında sorumsuz davranışları yüzünden daha önce cezalandırılmıştı.Saha içinde de çok iyi bir performans sergiledigini söyleyemeyiz.Hughes ve kulüp başkanı Khaldoon Al Mubarak Chelsea'nin kaptanı John Terry'e göz koymuş bulunmakta.Robinho + para teklifinde bulunmaya hazırlanıyorlar.Abramovich'in bu teklife nasıl bir cevap vereceği merak konusu..iki taraf içinde hayırlı olsun demek düşer bize ancak.

50 CENT!!!

Macaristan 4. liginde Vemend takımında oynayan bir futbolcuyu transferi etmek isteyen Himeshaza kulubü tranferi 50 cent'e kapattı. Kıran kırana geçen pazarlıkta pazarlığı 2 futbol topundan açan Vemend Klubü başkanı daha sonra 100 Florint'e ikna oldu ve 500 florini alarak 400 florint'i vererek transfer için el sıkıştılar. Başkan hayrını görün diyerek 500 florint'i cüzdanına yerleştirdi.

Salomon Kalou Arsenal'e göz kırpıyor.

Fil Dişi Sahili'nin yetiştirdigi en büyük yeteneklerden biri olan Kalou Arsenal'in teknik patronu Arsene Wenger'e hayran olduğunu ve onun takımında zevkle oynuyacağını açıkladı.Sene sonunda takımdan ayrılmayı düşündügünü de belirten Salomon Kalou Hiddink başa geldiginden bu yana kendisine ilk 11'de yer buldu.
Fakat Joe Cole'in iyileşmesiyle ilk 11 şansının azalıcağı düşünülüyor.Arsenal'de Toure,Eboue ve Adebayor gibi çok iyi arkadaşları olduğunu dile getiren Kalou'nun sezon sonunda kariyerine başka bir takımda devam ediceğine kesin gözüyle bakabiliriz.

Juventus'un Boniek'e ihtiyacı var !

Fotoğrafda Boniek, Paolo Rossi ve Platini ile birlikte

Tarih 25 Nisan 1984, Juventus Manchester United'a konuk oluyor.Old Trafford'da 1-1 biten ilk maçın ardından Torino'da 2-1 kazanıp Kupa Galipleri Kupası'nda adını finale yazdıran ekip Juventus oluyor.25 Nisan 1984'den bu yana iki ayaklı avrupa kupası elemelerinde ingiliz takımlarına karşı hiç galibiyet alamadı italyan ekibi dün gece de sahadan Drogba'nın golüyle galip ayrılan taraf Chelski oldu.

Juve'nin golcüsü Zbigniew Boniek bitirici vuruşlarından birtanesini Verona kalesine gönderirken


Gecenin diger maçlarında alınan sonuçlar ise şöyle:

Real Madrid 0-1 Liverpool
Sporting Lisbon 0-5 Bayern Munchen
Villarreal 1-1 Panathinaikos

TEŞEKKÜLER!

Her yere ve herkese kadın eli değmesi gerektiğini savunmaya devam ediyorum...Blogumuza güzellik katan, insanın baktıkça bakası gelen banneri hazırlayan bizim için özel ve değerli olan LERNA'YA çok teşekkür ediyoruz....

Ellerine sağlık.Eğer futbolla ilgili yazı yazarsan, sekerse tehlikeyi bu blogdan kovabiliriz:)

Seni buralarda bir bekleyen var !

Fenerbahçe'yi ve 8 mart'ı bekleyen bir stad var !
Evet Kayseri Kadir Has Stadyumu 8 mart'ta oynancak Kayserispor-Fenerbahçe maçıyla açılcak.Futbol Federasyonu'ndan gelen bir heyet, stadın karşılaşmaya hazır olabilmesi için incelemede bulunarak eksiklikleri tespit etti.Bu eksikliklerin giderilmesi için çalışmalar yoğunlaştırıldı.
Gerçekten böyle stadlar beni heyecanlandırıyor.Eminim benim gibi Kadir Has Stadyumunu bekleyenler de var..

Inter de onu geçemedi !

Şampiyonlar Ligi II. Turunda Manchester United ile eşleşen Inter ilk maçta konuk ettiği Kırmızı şeytanlarla golsüz berabere kaldı.Edwin Van Der Sar 1392 dakikadır gol yemiyor.Cech'in 1025 dakikalık rekoru çok geride kaldı..Gerçekten çok üst düzey bir performans sergiliyor Hollandalı file bekçisi..Dün gece alınan diger sonuçlar ise şöyle ;

Lyon 1-1 Barcelona
A.Madrid 2-2 Porto
Arsenal 1-0 Roma

PALYAÇO DAUM

Bayern'i yenince sapıtan Daum palyaço kılığına girerek halkın arasına karıştı.....
Gerekçe bu olmasa da Daum yinede palyaço kılığında Almanya'daki Beşinci Mevsim Karnavalın'da biranın dibine vurup baya bi eğlenmişe benziyor. Kırmızı beyaz da yakışmış doğrusu

Bülent Korkmaz ve Galatasaray

Kocaelispor önünde alınan farklı maglubiyet sonrası Skibbe ile yollarını ayıran Galatasaray yönetimi Bülent Korkmaz'la 1 yılı opsiyonlu olmak üzere 2,5 yıllık sözleşme imzaladı.
Peki pazar akşamı maçtan sonra toplanan Galatasaray yeni teknik direktörü konusunda neden bu kadar aceleciydi ? Yaklaşan Bordeaux maçını geçen sezon bu takımı şampiyon yapmış Cevat Güler ve ekibi yönetebilirdi kanımca.
Bülent Korkmaz'dan önce Hagi ile görüşüp anlaşamadı Adnan Polat.Sayın başkan acaba futbolcu transferine,futbolcuların kendine; milyon euro'ları harcarken gözünü bile kırpmamıştı bu yaz transfer sezonunda.Kewell,Baros,Meira,Santcis..Ama iş teknik direktöre gelince neden bu kadar cimrileşiyor? Galatasaray daha iyi bir hocayı hakediyor demiştik Skibbe gelince yerine getirilen isim ise -kendisini futbolculugu süresince cok sevmişimdir- Gençlerbirligi, Bursa ve Erciyes takımlarında başarısız olan B.Korkmaz.Bu konuda benzer örnekler varken önümüzde (Rıdvan Dilmen, Ertugrul Saglam, Hagi) böyle bir karar alması bende Adnan Polat'ın şampiyonluk umutlarını yitirdigine inandırdı.Herhangi bir başarısızlık durumunda günah keçisi elinin altında sezon sonunda.Tıpkı Kocaeli maçından sonra Skibbe ve bazı futbolcuları(Ümit Karan ve Sabri) suçlu ilan edip taraftarın önüne attıgı gibi.

Turkcell Super Lig Degerlendirmesi

21. hafta itibariyle lider Sivasspor yakın takipçisi ise Trabzonspor onların peşinden de 3 büyükler..3 büyükler sadece isimleriyle büyükler futbollarında zerre kadar büyüklük yok..Geçen hafta gerçekten kalecisi oldugundan emin olamadıgım bir takıma 7 atıp taraftarını kandıran galibiyeti başkanına hediye eden takım bu hafta yine sahada yoktu..Deplasman da tanınmaz bir futbol oynuyor sarı-lacivertliler, Aragones'in suni çim inadı sürüyor.maçtan önce daha önce burda maç yaptıklarını belirtip maçın oynancagı zeminde antremana gerek duymadıgını belirtmişti Luis Aragones.Daha önce o stadda oynadıgı maçlarda hep puan kaybeden ekip de Fenerbahçe'ydi(bkz. hacettepe-fb maçı).Diger takımlar o zeminde antreman yapmak için ankaraya 2 gün önce gidiyor.birisi bunu aragonese söylemeli gerçekten.Fenerbahçe'nin radikal kararlar almasını bekliyorum gelecek sezon için.gelelim Trabzonspor'a sene başından beri belirli 11 ile sahaya çıkıyordu mordo-mavililer iyi oynadıkları maçlarda oldu, kötü oynamayıp kazandıkları maçlarda onların tek sorunu kadro genişliği olmayışı; bu hafta Hüseyin Çimşir ve Umut Bulut'suz Avni Aker'de ligde deplasmanda sadece 1 puan toplayabilmiş Denizlispor'a yenildiler.Galatasaray kadar sakatlık yaşasaydı Trabzon hali ne olurdu acaba?Yine de futbolları Sivasspor ve 3 büyüklerden daha olumlu diye düşünüyorum.Sivasspor'ın çok kaliteli bir kadrosu yok; bütçesi de kısıtlı bülent uygun bu takıma yardımlaşmayı ve mücadele etmeyi aşılamış.Sivaslı bir oyuncu arkadaşına pas verince oyunu izlemeye başlamıyor.Genelde Türkiye'de yapılan bu degil mi ben pasımı verdim artık o ne yaparsa yapsın..Bu yuzden yabancılar bu kadar prim yapıyor bu ülkede neyse konu dagılmasın Sivaslı oyuncular pas verdikten sonra da boşa kaçıyor yardımlaşıyor top rakibe geçince de takım olarak defans yapabiliyor.Yine de bana en sıkıcı maçları sivas yaşatıyor.Öne geçtikleri andan itibaren futbolları can sıkmaya başlıyor(bkz.eskişehir maçı).Sivas'ın şampiyon olmamasını cani gönülden istiyorum diyebilirim.Beşiktaş 2009da biraz daha farklı Ernst çok iyi bir transfer bence cisse'yi takımdan kesip sivok'u asıl yeri olan önliberoda ernst ile birlikte oynatmalı.Beşiktaş'ın tek sorunu ritim bozukluğu maçı kontrol edemiyorlar şansı yaver giderse kazanıyor ama bu sorunu aşabilirler.Galatasaray bu sezon kağıt üstünde favorimdi ama futbolcular sorumluluk almaktan kaçıyor Hakan Şükür gibi bir lider yok artık bu takımın kaptanı Ümit Karan(bkz.sivasspor maçı) 2.kaptan ise Ayhan (bkz.her maç).Kopuk kopuk oynuyor Galatasaray Skibbe agırlığını koyamıyor.Canı isterse oynayan Galatasaray taraftarını çıldırtıyor.
Şampiyon 2.yarı deplasmanlardan en çok puan alan takım olur ama isim vermek gerçekten çok güç.oynanılan futbol ise gerçekten çok gülünç..

YİĞİDO EKOLÜ

Tespih koleksiyoneri Werner Lorant Sivasspor'ailk geldiğinde Bülent Uygun Sivasspor'da menajerlik görevini sürdürüyordu. O sıralar takımda bir kaç tane de Brezilyalı oyuncu mevcuttu. Hangi maçtı hatırlamıyorum ama sanırım güzel bir oyun sonrası Brezilyalı oyunculardan birkaçının yıldızlaştığı bir maç yada sezon öncesi de olabilir. Sivas'ta Alman disiplini ile Brezilya tekniğini birleştirerek Yiğido ekolünü oluşturacağız demişti Bülent Uygun. Daha sonra da bu seneki hedefimiz ligde kalmak. Önümüzdeki sezonlara hazırlık yapmak demişti. Ardından zirve yaparak 5 sene içerisinde hedefimiz Avrupa kupalarına katılmaktır diyerek ben de dahil bir çok kişiye hadi canım dedirtmişti. Daha 5 sene olmadı ama Sivasspor geçen sene şampiyonluğu son 2 maçta kaçırdı. Bu sene ise bu hafta itibariyle Avrupalı emsallerinin bir adım önüne geçerek 3 büyüklerin de bu kadar kötü gittiği bir sezonda en yakın rakibine 3 puan fark yaptı. Gerçi haftaya İstanbul'da Fenerbahçe ile oynayacakları maçta puan kaybetmeleri muhtemel ancak bundan 3- 4 sene önce söylenen bir sözün, bir amacın arkasında bu kadar hırslı, bu kadar başarılı olmak küçümsenmemeli. Artık Bülent Uygun ve Sivasspor kendi oyun şablonuyla, kendi ekolüyle artık alkışlanmalı.... En azından bugün bizlere acaba Sivas şampiyon olabilir mi dedirtebildiği için ve bir şehre bu enerjiyi aşılayabildiği için...